TAYFUR NEREYE KOŞTU
TAYFUR NEREYE KOŞTU
“Varlığım Türk varlığına armağan olsun.”
Ülkemizin büyük çoğunluğunun ekonomik buhran içeresinde olduğu ancak siyasilerce Karnavala dönüştürülen 31 Mart 2024 Yerel Yönetimler Seçimini geride bırakmış olsak da İlçemizde seçimden kalanlara ilişkin birkaç söz etmek gerekiyor aslında; Geçmiş dönemlerde en sağdan en sola dönen bir yelpaze üzerinde üç dönem belediye başkanlığı yapan Tayfur efendi artık kimden neyin intikamını almayı düşledi ise mensubu değil, kısa dönemlik yandaşı olduğu kesimin seçim mitinglerinde konuşmalar yaptı, işin bu kısmı bizi değil kendini ve yandaşlarını ilgilendirir ancak Tayfur efendinin biz Türk milletine gönül vermiş Atatürk yolunun yolcularını derinden ilgilendiren bir konuşması var uzun bir aradan sonra bilhassa bu konuya değinmek üzere makalelerime tekrar yazma kararı aldım.
Tayfur efendi matematikçi olmasına rağmen tarihi konulara değinerek prim veya prestij elde etmeye hedeflemiş olmalı ki; Geçen Dönem Belediye Başkanımızca Şehrimizin Yanıkkonak Meydanına konulmuş olan Timur Han anıtını eleştirerek “Timur Türk değildir moğoldur, Timur’un Tiredeki anıt yazıtında kadınları şöyle yaptım böyle yaptım yazıyor” şeklinde açıklamalarda bulunarak hiçbir bilgisi olmayan konuda fikir yürütmeye kalkışmıştır. Tabi bu eylemde bulunurken ne tür bir siyasi ikbal peşinde olduğu bolca sosyal medyada yazıldı okundu buna rağmen ben diyorum ki “Neyin peşinde olduğunu kendisi daha iyi bilir.” Ancak Timur Han hakkında ve Timur Han Yazıtı hakkında söyledikleri koca bir yalandan ibarettir. Keşke o talihsiz konuşmada sinüsten, kosinüsten, karekökten, “Pi” sayısının sabitliğinden bahsetseydi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bile dahi bir Türk komutan olarak bahsettiği “Timur Han” Konusuna hiç girmeseydi çünkü anıtın aslının da bulunduğundan ve incelendiğinden de bahsederek birde bunu halef selef oldukları diğer belediye başkanına tasdik ettirerek bu konuşmayı kendince süslemiştir. Şimdi ben bir Tireli Türk Çocuğu olarak bu anıtın aslının peşine düşeceğim madem aslı bulundu nerededir?, bulunduğunda Tire kamuoyuyla neden paylaşılmamıştır? ve sergilenmemiştir? Bunlar Cumhuriyet Savcıları marifetiyle araştırılacak bir konu sırf bu iş için gerekirse bir kuruluş oluşturulacağının garantisini verebilirim. Şimdi gelelim asıl konumuza Timur Han aslında kimdir? Türk müdür, Moğollar kimdir? Bahse Konu anıtta aslen ne yazmaktadır? Atatürk Timur için ne demiştir, Matematikçiler değil de Tarihçiler bu konuda ne diyor?
Timur Han Kimdir? “Tarihin gördüğü en büyük askeri ve siyasi dehalardan biri olarak kabul edilen Timur, Psikolojik ve Biyolojik savaşların ilk atasıdır. sağ ayağı aksak şekilde yürüdüğü için kendisine Farsça Timurlenk, Türkçe olarak ise Aksak Timur denilmekteydi. Timur 8 Nisan 1336 tarihinde Özbekistan'ın Keş şehrinde doğdu. Babası Barlas oymağının beyi Turagay (Turgay), annesi Tekine Hatun'du. Barlas boyu Orta Asya'dan gelen bir Türk kavmidir. Kaldı ki Moğol olsa dahi Moğollar denilerek ayrıştırılmaya çalışılan toplum Kırgız, Nayman, Kerayit,Tuvalılar, Merkitler, Celayirler, Tayciutlar, Tatarlar gibi Türk boylarından oluşmaktadır. Yani Timur Türk değildir ifadesi de koca bir yalandan ibaret, ancak çözemediğim bir matematik var, yalanların cüsseye oranı konusunu bir türlü çözemiyorum, malum matematikçi de değilim. İki bin personelin ödemelerini yapacak kadar matematiğimiz varda ancak bu oran orantı konusunda biraz zayıfım galiba.
Özgürlüğümüzün ve Cumhuriyetimizin mimarı Türk’ün son atası ve son başbuğu Gazi Mustafa Kemal Atatürk Hayranlık duyduğu Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük fetihçisi ve askeri dehası Timur Han hakkında ne demiştir. "Ben Timur zamanında gelseydim, O’nun yaptığı işleri başaramazdım. O, benim zamanımda gelseydi, yaptıklarımdan daha büyüklerini yapardı." Diyen ulu başbuğ Atatürkten daha iyisini bilmen, Timur Hanı ondan daha iyi tanıman mümkün değil be Tayfur efendi.
Son olarak Timur Hanın Yazıtını yer vererek yazıt hakkındaki yalanını ve iftiranı da ortaya çıkaralım bakalım Tayfur efendi.
“Bismillâhirrahmânirrrahîm, bağışlayan ve esirgeyen Allâh'ın adıyla. Varlığı vâcib olup, hayır ve cömertliğin feyiz kaynağı olan Allâh'a hamdolsun. Onun Rasûlü Hz. Muhamed'e ve pâk olan âline ve eshâbına da salât olsun.
Bundan sonra cihan Pâdişâhı İran ve Turan ikliminin sahibi Timur Han'a, (Allah mülkünü ve saltanatını dâim eylesin) İran ve Turan'ın fethinden sonra Semerkant ve Hindistan kıtasından ta Mısır havalisine kadar 26 zilhıcce 804 (1402) yılında Allah'ın yardımıyla boyun eğdirildi.
Rum Eli (Anadolu) hakimi Yıldırım savaşta kolaylıkla yenildi ve bütün ordusu yerle bir oldu. Bundan sonra sahillere ulaşmak amacıyla Manisa, Balat, Antalya ve Alâiye yoluyla Aydın Vilayeti'nde çadır saltanatı sürerek yetişti. Ve orada insanoğlu bu olaydan ders alsın, keyfiyete muttali olsun diye şu iki üç satır yazı taşa nakşolundu. Allah dilediğini doğru yola iletir. Ve hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'a olsun."
Tayfur efendi bunun neresinde kadınlara kızlara şöyle böyle yaptık diye bir ifade mevcut lütfen kamuoyuna açıklayın yada çıkın Türk Milletinden ve Tirelilerden erdemli insanların davranışı olan özür dileyin ki sarsılan itibarınızın bir kısmını kurtarın bari. Bizi o gün Tayfur efendinin bu yalan beyanları üzmüştür ama asıl bizleri yaralayan o konuşmayı tepki vermeden dinleyip siyasi ikballeri uğruna alkışlayan bu ilçede Timur Han’ı çok iyi tanıdığına şahit olduğumuz, Hatta Timur Han’ı anlattığımız, Timur Han’ı dinleyip sayelerinde Timur Han’ı öğrendiğimiz Türk Milliyetçiliğine kefil bile olabileceğimiz Türklerdir.